25 Kasım Kadına Yönelik Şiddet ve Uluslararası Mücadele Günü'nde, Ege kıyılarındaki bir ilçede "Kadına Yönelik Şiddet ve İstismara Karşı Farkındalık Yürüyüşü" düzenlendi. Yürüyüşe, Belediye Başkanı ve CHP temsilcileri, STK'lar ve çok sayıda vatandaş katıldı. "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz" yazılı pankartlar ve "İstanbul Sözleşmesi yaşatır", "Kadınlar sokağa özgürleşmeli" sloganları eşliğinde gerçekleşen yürüyüş, merkezi bir meydanda sona erdi. Yürüyüşe katılanlar, kadınlara karşı işlenen şiddet ve istismar olaylarına dikkat çektiler. Kadınların toplumsal yaşamda daha fazla yer alması ve haklarının korunması için mücadele edilmesi gerektiğini vurgulayan katılımcılar, olayların tekrarlanmaması için daha fazla önlem alınmasını talep ettiler. Yürüyüş, toplumsal duyarlılığı artırmak ve şiddete karşı birlik mesajı vermek amacıyla yapıldı. Yürüyüş sonunda katılımcılar, bir açıklama yaptı.
Belediye Başkanı'nın Açıklaması
Belediye Başkanı, yaptığı konuşmada 2024 yılında ülke genelinde 411 kadının öldürülmüş olmasının kabul edilemez olduğunu belirtti. Bu sayının sürekli artmasının, mevcut yasal düzenlemelerin yetersizliğine işaret ettiğini vurguladı. 6284 sayılı kanunun etkili bir şekilde uygulanması ve caydırıcı yeni yasaların çıkarılması gerektiğini savundu. Başkan, kadınların her türlü şiddet ve istismardan korunmasının, toplumsal bir sorumluluk olduğunu hatırlattı. Hukuksuz kararların ve ihmallerin toplumsal vicdanı yaraladığını dile getirdi. Şiddet ve istismara karşı mücadeleyi asla bırakmayacaklarını, her kadının ve çocuğun yanında olacaklarını tekrar tekrar vurguladı. Ayrıca, kadınların güçlenmesinin ve ekonomik özgürlüğünün toplum için ne kadar önemli olduğundan bahsetti. Bu durumun, kadınların toplumsal hayatta daha etkin rol almasına ve şiddete karşı daha güçlü durmasına imkan tanıyacağını dile getirdi.
Sembolik Eylemler
Konuşmasının sonunda, katledilen kadınların anısına bırakılan sembolik kadın ayakkabılarını gösteren Başkan, bu durumun ülkenin içinde bulunduğu karanlık tabloyu gösterdiğini ifade etti. İstanbul Sözleşmesi'nin uygulanması ve kadın cinayetlerinin engellenmesi için mücadeleye devam edeceklerini açıkladı. Başkan, katledilen kadınların anısına karanfiller bırakarak, yürüyüşü sonlandırdı. Katılımcılar, başkanın açıklamalarını büyük bir alkışla karşıladı. Yürüyüş, geniş bir toplumsal desteğin olduğunu göstermesi açısından önemliydi. Kadınların sesi olduklarını ve susmayacaklarını belirten katılımcılar, birlikte hareket etmenin önemini vurguladılar. Yürüyüşün, toplumsal farkındalık yaratmada önemli bir rol oynayacağı düşünülüyor.
Mücadele Devam Edecek
Katılımcılar, şiddetin her türlüsüne karşı duruşlarını göstermek ve kadınların haklarını savunmak için gelecekte de benzer etkinlikler düzenleyeceklerinin sinyalini verdi. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için çalışacaklarını, kadınların güvenli ve özgür bir yaşam sürmelerini sağlayacak politikaların hayata geçirilmesi için çaba göstereceklerini belirttiler. İzmir'deki bu olay, kadın hakları savunucuları için önemli bir gösteri niteliğindeydi ve benzer eylemlerin diğer şehirlerde de yapılması bekleniyor. Şiddete karşı mücadele, ülke genelinde devam eden bir süreç olarak önemini korumakta. Bu mücadeleye her kesimden bireyin destek vermesi ve toplumsal duyarlılığın artırılması hedefleniyor.